
Dijital Sağlık (Dıgıtal Health)
Gerçekleştirilen birçok işlemde olumlu etkileri bulunan bilgi ve iletişim teknolojilerinin güvenli kullanımına yönelik toplumun ve özellikle de genç nüfusun bilgilenmesinin yanında bu tür teknolojilerin kullanımında fiziksel ve ruhsal sorunlar yaşamadan dijital sağlık konusunda bilgilenmeleri ve bilinçlenmeleri de oldukça önemlidir. Dijital vatandaşlık kavramı içerisinde yer alan ve temel konulardan biri olan dijital sağlık, dijital dünya içerisinde fiziksel ve psikolojik iyi oluş (Ribble, 2004) ifadesi doğrultusunda değerlendirilmiştir. Dijital vatandaş kavramı doğrultusunda birey, amacı çerçevesinde bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanırken bedensel ve psikolojik açıdan çeşitli sağlık sorunları ile karşılaşabilmektedir. Ortaya çıkabilecek bu tür sağlık sorunlarına karşı bireyin farkında olup gerekli tedbirleri alması, gerekiyorsa da yaşanan sorunlara ilişkin çözüm önerilerini bilmesi ve uygulaması dijital sağlık açısından oldukça önemlidir.
Dijital vatandaşlık kavramının alanyazına katkısını sağlayan araştırmacılardan Ribble (2011), dijital sağlığın bireyin teknolojiyi doğru bir ergonomik (bireyin fiziksel ve psikolojik özellikleri) kapsamda kullanması, internete ve video oyunlarına bağımlı hale gelerek toplumdan çekilmek gibi tekrarlanabilen zararlı davranışlardan kaçınması olarak ele almıştır. Teknolojinin kullanım amacı, kullanım sıklığı ve süresi bağlamında olumlu etkilerinin yanısıra gerek bedensel sağlık gerekse de psikolojik sağlık bakımından olumsuz etkileri de olabilmektedir. Bu hususla ilgili olarak alanyazına bakıldığında teknolojinin yoğun kullanımının toplum içerisinde bedensel (Kelly, Dockrell ve Galvin, 2009; Muslu ve Gökçay, 2019; Özünlü Pekyavaş vd., 2020; Repacholi, 2001) ve psikolojik (Bianchi ve Phillips, 2005; Brough, Timms ve Sawang, 2010; Ekşi ve Ümmet, 2013; Ertemel ve Aydın, 2018; O’Driscoll, Scott, Valley ve Simecka, 2017; Twenge, 2019) açıdan birçok sağlık sorunlarına sebebiyet verdiği görülmektedir. Bu konuda yapılan çalışmalardan da görüldüğü üzere teknolojinin bilinçsizce ve yoğun kullanımı neticesinde genellikle göz kuruması, göz ve baş ağrısı, duruş bozukluğu, boyun, omuz, sırt ve bel gibi kas-iskelet sistemi ağrıları, karpal tünel sendromu, uykusuzluk, yorgunluk, halsizlik ve obezite gibi fiziksel rahatsızlıklar ifade edilirken, psikolojik rahatsızlıklar arasında ise teknoloji (internet, akıllı telefon vs.) bağımlılığı, asosyal olma durumu, yalnızlık, kaygı duyma, düşük benlik saygısı, depresyon, konsantrasyon güçlüğü, siberzorbalık, teknostres ve nomofobi gibi yeni davranışsal bozukluklar yer almaktadır. Özellikle teknolojinin yoğun kullanımı neticesinde ortaya çıkan birçok davranış problemi, psikolog ve danışmanlar, psikiyatrisler ve bu konuda uzman araştırmacıların gündemine girmiştir (Ekşi ve Ümmet, 2013). Bianchi ve Phillips (2005), gençler ile gerçekleştirdiği araştırmalarında bilinçsiz bir şekilde aşırı telefon kullanımının benlik saygısında olumsuz etki yarattığını vurgularken, Kuyucu (2017), bağımlılık seviyesinde akıllı telefon kullanımının sosyalleşmeyi sanallaştırdığını ve yoğunlukla da bu tür ortamlarda bulunmanın toplumları yalnızlaştırdığına vurgu yapmıştır. O’Driscoll ve diğerleri (2017) ise teknoloji kullanımına ilişkin teknostres yaşayan kişilerin özellikle kaygı ve hayal kırıklığı konusunda olumsuzluklara kapıldığını ifade etmiştir. Bununla birlikte Ertelemel ve Aydın (2018), yoğun teknoloji kullanımının, gençler arasında arkadaşları ile sosyalleşememe, depresyona girme ve uykusuzluk gibi ciddi sorunları da beraberinde getirdiğine vurgu yaparken, Scott ve diğerleri (2017) de, teknolojinin aşırı kullanımıyla ilgili psikolojik sorunların ve teknolojinin ruh sağlığı ve psikolojik refah üzerindeki etkisinin gelecek yıllarda da devam edeceğine, kısacası dijital çağ içerisinde de bu tür sorunların büyüyebileceğini vurgulamışlardır. Dolayısıyla yaşamımız içerisinde birçok alanda sıkça kullandığımız bilgi ve iletişim teknolojilerinin sağlıklı bir biçimde kullanılmasına ihtiyaç vardır.

Tüm hakları saklıdır © 2023 dijitalvatandaslik.org